13 Şubat 2014 Perşembe

Günübirlik Bizans Yapıtları Turu


Tur Programı:

Gezimize Dünyanın 8.harikalarından birisi sayılan, sanat tarihi ve mimarlık dünyasının 1 numaralı yapısı hüviyetinde  1500  yıllık  tarihi  olan,  dünyanın  en büyük 3. kilisesi ve kutsal bilgelik anlamına gelen Aya Sofya Müzesinin büyüleyici yapısını Bizans dan Osmanlıya doğru serüvenini rehberimizden dinliyoruz. Yolumuz bu sefer heybetiyle dikkat çeken tarihi olan tartışmalara yol açan bu Azizeningerçek adı Penelope`dir. Hıristiyanlığı yaymaya çalışır. Putperestler tarafından yılanlarla dolu bir kuyuya atılır; ölmez. Taşlanır, atlara bağlanıp sürüklenir; yine de ölmez. Mucizelerin sonunda putperestler Hıristiyan olur; İrini de bir azize. İmparator Konstantin, bu olağanüstü olay üzerine yaptırdığı tek tanrılı dinin mabedi Aya İrini Kilisesini görüyoruz.Eşsiz bir ustalıkla işlenmiş fonu teşkil eden beyaz zemin balık pulu tarzında mozaiklerde dini konulara rastlanmayan günlük hayattan ve doğadan alınmış kertenkele yiyen gri fon, fil ve aslan mücadelesi, bir kısrağın tayını emzirmesi, kaz güden çocuklar, keçi sağan adam, eşeğine yem veren çocuk, testi taşıyan genç kız, elma yiyen ayılar ve avcı kaplan mücadelesini betimleyen sahneler tarihçilerin ve gelen ziyaretçilerin hayran kaldığı Büyük Saray Mozaik Müzesini geziyoruz.“ Bir kişi İstanbul'a geldi ve bir daha gelmeyecek sadece 2 saati var, nereye gitmeli?" (Khora) sözcüğünün anlamı eski Yunanca 'da kent dışı, kırsal anlamına gelen bakire Meryem ve İsa’nın hayatları, İncil’de  olduğu  gibi,  mozaik  ek şapelde ise  dini  konular  fresk  olarak  işlenmiş  bu  muhteşem Kariye Müzesine tabiî ki gitmeli.İstanbul'un Fatih-Çarşamba semtinde Bizans döneminde yaptırılan Pammakaristos Manastırı, Hz. Meryem’e adanan bir kiliseydi fetihten sonra 131 sene patrikhane olarak kullanılan bu yapı dünyadaki hem Müslümanların hem de Hıristiyanların ibadet ettiği ender mekânlardan şimdiki yüz yılda müze olarak hizmet veren Pammakaristos ( Fehtiye Camii ) Müzesini gezdikten sonra ST. STUDIOS MANASTIRI HAGIOS IONNES PRODROMOS BAZİLİKASI Yedikule semtinde yer alan yapı, İstanbul'daki Bizans Dönemine ait en eski yapılardan biri V. yüzyılda inşa edilmiş Manastır ve kilise, kurucusundan dolayı Studios olarak tanınan Manastır Bizans Döneminde önemli bir dini merkez olarak önemini koruyan İmrahor İlyas Bey Camii ile turumuzu tamamlıyor ve sizlerle bir sonraki turumuzda görüşmek üzere dileklerimizle veda ediyoruz.

Gezilecek Yerler:
Aya Sofya Müzesi Sanat ve mimarlık tarihi bakımından dünyanın en önde gelen anıtlardan biri olup, dünyanın 8. harikası olarak gösterilmektedir. Bu yapı daha 6.yy'da Doğu Romalı Philon tarafından da, dünyanın 8.incisi harikası olarak nitelendirilmiştir.
Bugünkü Ayasofya aynı yerde fakat öncekilerinden farklı bir mimari anlayışla yapılmış olan üçüncü yapıdır. Bu yapı, İmparator Justinianos tarafından (527-565) dönemin iki önemli Mimarı olan Tralles'li (Aydın) Anthemios ile Miletos'lu (Balat) İsidoros'a yaptırılmıştır. Yapım çalışmaları sırasında iki baş mimar ile birlikte 100 mimar ve her mimarın emrinde 100 işçi çalıştığı kaynaklarda geçmektedir. Yapımına 23 Şubat 532'de başlanmış, 5 yıl 10 ay gibi kısa bir sürede tamamlanarak büyük bir törenle, 27 Aralık 537' de ibadete açılmıştır.
916 yıl kilise olan yapı, 1453 Yılında Fatih Sultan Mehmed tarafından İstanbul'un fethiyle camiye çevrilerek, 482 yıl cami olarak kullanılmıştır. Atatürk'ün emri ve Bakanlar Kurulu'nun Kararı ile ise 1935 yılında Ayasofya müze olarak kapılarını ziyarete açmıştır.

Aya İrini Kilisesi
Aya İrini Anıtı, Bizans'tan günümüze kalan atriumlu tek kilisedir. Yapı atirum, narteks üç nefli ve apsisten oluşmaktadır. Aya İrini Kilisesi İstanbul'un fethinden (1453'den) sonra camiye çevrilmediği için yapının içinde ve dışında değişiklik yapılmamıştır. Tophane Müşirlerinden Damat Ferit Paşa tarafından toplanan eserlerle Harbiye Ambarı olarak kullanılan Aya İrini Kilisesi'nde 1846 yılında ilk Osmanlı Müzesi kurulmuştur. Toplanan eserler Mecmua-i Asar-ı Atika (Eski Eserler Koleksiyonu) ve "Mecmua-i Esliha-i Atika (Silah Koleksiyonu) adı altında iki bölüm halinde düzenlenerek Müze-i Humayun (İmparatorluk Müzesi) adını almıştır. Eserler buraya sığmayınca 1875 yılında Çinili Köşke taşınmıştır. Depo haline getirilen kilise ise 1908 yılında bir dönem Askeri Müze olarak kullanılmıştır. Bir süre boş kalan yapı genel bir onarımdan sonra Ayasofya Müzesi Müdürlüğü'ne bağlı bir birim haline getirilmiştir.

Büyük Saray Mozaik Müzesi
Büyük Saray Mozaikleri Müzesi, Bizans İmparatorluğu Büyük Sarayı'nın revaklı avlusunun kuzeydoğu bölümünde kısmen sağlam halde bulunan mozaik döşemesi olduğu yerde korunarak üzerine inşaa edildi. Eşsiz bir ustalıkla işlenmiş olan Bizans Büyük Sarayı Mozaikleri, uzmanlar tarafından M.S.450-550 yılları arasına tarihlenmekteler.

Pammakaritos ( Fethiye Camii)  Müzesi  
Bizans Döneminde yaptırılan Pammakaristos manastır kilisesidir. Latin istilasının son bulmasıyla XIII. yüzyılda bir mezar şapeli eklenmiştir.
Fetihten sonra, Hıristiyanların elinde kalıp kadın manastırı olarak kullanılmış, 1455 yılında patrikhane buraya taşınmış ve 1586 yılına kadar patrikhane olarak kalmıştır.
Bu kiliseyi III. Murat (1574-1595) camiye dönüştürmüş ve Fethiye adı verilmiştir. Kuzey kilise halen cami olarak kullanılmaktadır, ek kilise ise duvarları XIV. yüzyılın güzel mozaikleri ile süslü olup 1938-1940 yıllarında onarıldıktan sonra müze olarak Ayasofya Müzesi`ne bağlı bir birim haline getirilmiştir.

İmrahor İlyas Bey Camii  
Yedikule semtinde yer alan yapı, İstanbul'daki Bizans Dönemine ait en eski yapılardan biridir. V. yüzyılda inşa edilmiştir.
Manastır ve kilise, kurucusundan dolayı Studios olarak tanınmıştır. Manastır Bizans Döneminde önemli bir dini merkez olarak önemini korumuştur.
Latin istilası sırasında kilise-manastır büyük ölçüde yıkıma uğrayıp harap olmuş, XIII. yüzyılda ise gerekli onarımlar yapılıp etrafı kalın duvarlarla çevrilmiştir. XIII. ve XV. yüzyıllarda İstanbul'a gelen gezginler kilisenin süslemelerinden ve görkemli görüntüsünden söz ederler.
İstanbul'un fethinden sonra yapı 1486 yılında İmrahor İlyas Bey tarafından camiye çevrilmiştir. Daha sonra çeşitli zamanlarda meydana gelen deprem ve yangın nedeniyle büyük ölçüde zarar gören yapının 1908'de çatısının çökmesiyle birlikte yapı onarılmayarak günümüze bu hali ile gelmiştir.
Bazilikanın özgün sütun, başlık ve mimari öğelerinden bir bölümüyle zengin döşeme süslemeleri korunabilmiştir.

Kariye Müzesi
Kariye eski Yunanca kent dışı (kırsal alan) anlamındaki Khora sözcüğünün Türkçeleşmesidir. V. yy.’da yapılan şehir surlarından önce sur dışında bir şapelin varlığı bilinmekte olup, bu şapelin yerine ilk Khora Kilisesi, Justinianus tarafından (527–565) yeniden yaptırılmıştır.
Kommenoslar döneminde Blakhernai Sarayının yakınında olduğu için kilise önemli dini merasimlerde saray şapeli olarak kullanılmıştır.
XI.yy. sonlarında İmparator I. Alexios’un (1081-1118) kayınvalidesi Maria Daukaina, kiliseyi yeniden inşa ettirmiştir.
Latin istilası (1204–1261) sırasında bu kilisede tahrip edilmiş, II. Andronikos (1282- 1328) döneminde Sarayın Hazine Nazırı Theodoros Metokhites (1313) tarafından onarılan kilisenin kuzeyine bir ek, batısına exonarteks ve güneyine şapel (Parekklesion) eklenmiş mozaik ve fresklerle bezenmiştir.
Kariye’deki mozaik ve freskler Bizans resim sanatının son dönemine (XIV. y.y.) ait en güzel örneklerdir. Bu mozaik ve fresklerdeki derinlik figürlerin hareket ve plastik değerlerinin verilişi, figürlerdeki uzamalar bu dönemin üslubudur.
Kariye, 1453 yılında İstanbul’un fethinden sonra Kilise olarak kullanılmış, 1511 Vezir Hadım Ali Paşa tarafından camiye çevrilmiştir.1945 yılında müzeye dönüştürülmüş, 1948–1958 yıllarında Amerikan Bizans Enstitüsü’nün yaptığı mozaik ve freskoların üzeri açılarak ortaya çıkarılmıştır.

Tur ücreti kişi başı: 80 TL (0-5 yaş çocuklar ücretsiz 6-12 yaş çocuklar 70 TL)

Fiyata Dahil Olan Hizmetler
* Rehberlik hizmeti.
* Öğle Yemeği + 1 Soft İçecek
* Güler yüzlü kaliteli
* Programda Belirtilen Geziler
Menü: Çorba veya Ordövr  Tabağı Patates Kroket, Mevsim Salatası, Beğendili Kebap (domates ve yeşillik ile)


Fiyata Dahil Olmayan Hizmetler
* Program Harici Geziler

* Müze ve Ören Yerleri Giriş Ücretler

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder